10 Mart 2012 Cumartesi

Lawrence Tekstil Grevinin 100. Yıldönümü


100 yıl önce, 24 Şubat 1912’de, ABD’nin Massachusetts eyaletindeki Lawrence kentindeki tekstil işçilerinin grevi, polisin barbarca saldırısına uğradı. Grevden önce Lawrence fabrikasında çalışan ve çoğu göçmen kadınlardan ve çocuklardan oluşan işçiler örgütsüzdü ve son derece ağır koşullarda düşük ücretlerle (ortalama 3-7 Dolara haftada 54 saat) çalışıyordu. Kötü yaşam koşullarından dolayı her bin bebekten 172’sinin öldüğü berbat yaşam koşullarına karşı Ocak 1912’de, kentte bir grevi başladı.
Grevle birlikte, IWW (Dünya Sanayi İşçileri) sendikası, farklı dillere sahip 35 bin işçinin çalıştığı fabrikada yoğun bir örgütleme faaliyetine girişti. Patronun işe aldığı grev kırıcı işçilere karşı kararlı bir direnişin sergilendiği grev boyunca kentteki durum o denli kötüleşti ki, kadın işçiler çocuklarını topluca diğer kentlerdeki akrabalarının yanına göndermek zorunda kaldılar. Bu durum, aynı zamanda, Lawrence grevinin ülkenin dört bir yanında tanınmasına ve güçlü bir dayanışmanın örgütlenmesine katkıda bulunacaktı.
Lawrence’daki grevin diğer kentlerdeki işçilerin desteğini almasından korkan patronlar, çocukların diğer kentlere gönderilmesini önlemek için son çare olarak yerel polis gücüne başvurdu. Polisin, 24 Şubat 1912 günü topluca tren istasyonuna giden kadınlara ve çocuklara saldırısı sonucunda çok sayıda insan yaralandı ve tutuklandı.


ABD’deki liberal insan hakları savunucusu burjuvaların da tepkisini çeken bu olay, ABD Kongresi’nde özel bir oturumun toplanmasına yol açtı. IWW, grevci işçilerden ve çocuklardan oluşan bir heyeti, fabrikadaki çalışma koşullarını ve patronların grev sırasındaki saldırılarını anlatmaları için Kongre’ye gönderdi. Bu ifadeler, Kongre’nin harekete geçmesini sağladı.


Patronlar kısa süre içinde geri adım atmak ve 14 Mart 1912’de işçilerle anlaşmak zorunda kaldılar. Anlaşma, Lawrence işçilerinin hep birlikte, yedi farklı dilde Enternasyonal marşını söylemesi eşliğinde imzalandı.
1912 Lawrence Tekstil grevi, ABD işçi hareketinin en büyük zaferlerden biri olarak tarihe geçti. Bu grevle birlikte, etnik ve dilsel farklılıkların işçi sınıfının örgütlenmesinin önünde bir engel oluşturmadığı ve kadın işçilerin mücadelede önder konumda olmasının ne denli önem taşıdığı görüldü. Bütün bu özellikleriyle Lawrence Grevi, işçi sınıfının günümüzdeki mücadelesine de yol göstermektedir.

Hiç yorum yok: