10 Mart 2012 Cumartesi

Hey Tekstil Direnişine Dair



Bildiğiniz üzere Hey Tekstil işçisi direnişine devam ediyor. Önce kısaca işçilerin direniş günlüğünü anımsatalım. Aynur ve Sıtkı Süreyya Bektaş'ın sahibi olduğu Hey Grup olarak bilinen firma 420 tekstil işçisini üç aylık maaşlarına ve kıdem tazminatlarına el koyarak, 9 Şubat'ta işten çıkarmıştı. İşten çıkarılan işçiler gasp edilen haklarını almak için 13 Şubat'tan itibaren fabrika önünde direnişe geçmiş, seslerini duyurmak için mecliste basın açıklaması düzenlemişlerdi. Uğradıkları haksızlığı yansıtmayan burjuva medyaya tepki olarak Hürriyet Gazetesi’ne yürüyerek seslerini medyada duyurmaya çalışmışlardı.

İşçilerin haklı mücadelesinin karşısındaki Hey Tekstil'in sahiplerinin yıllardır devletten teşvik aldıklarını, vergi ve sigorta muafiyetinden yararlanmakta olduklarını anımsatalım. Hatta TBMM, patron Aynur Bektaş’a “hizmet”lerinden dolayı üstün hizmet ödülü vermişti. Yaşananlar açıkça gösteriyor ki, patronlara destek ve kredi sağlamak için bu kadar uğraşan devlet haksızlığa uğrayan işçiler için kılını kıpırdatmıyor.

Direnişin ön saflarında ise kadın işçiler var. Tekstil gibi cinsiyetçi iş bölümünden dolayı kadınlara yakıştırılan bir sektörde yıllarca erkeklerden daha düşük ücretle çalışmış kadın işçiler, kendileri gibi kadın olan patronları Aynur Bektaş’ın karşısındalar. Anımsatalım, Hey Tekstil başarı öyküsünü, işçilerin 3 yıldır düzenli ödenmeyen maaşlarına ve kendisi gibi kadın olan işçileri daha fazla sömürmesine borçlu.

Hey Tekstil örneğinden de anlaşılacağı gibi, ücretli emek-gücü sömürüsü ortadan kalkmadığı müddetçe kadınların cinsel ve sınıfsal sömürüden kurtulmaları mümkün değildir. Kurtuluş, içerisinde yaşadığımız sistemde cinsel ve etnik olarak ayrıştırılan işçi sınıfının ancak birleşik ve örgütlü mücadelesiyle gelecektir.

Hiç yorum yok: